Oca 022011
 

Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi - Afiş

“Yüz binlerce insan avuç içi kadar bir yere toplanıp, üst üste yaşadıkları toprak

parçasını çirkinleştirmek için var güçleriyle çalışmış olsalar; üzerinde hiç bir şey

yetişmesin diye her yanına taş dikmiş, filizlenen her otu kökünden koparmış, havayı

taş kömürü, petrol yakarak ellerinden geldiğince kirletmiş, çevredeki tüm ağaçları

kesmiş, tüm hayvanları, kuşları uzaklaştırmış olsalar bile gene de ilkbahar ilkbahardı…”

/ Lev Nikolayeviç Tolstoy – Diriliş’ten

19. yüzyılın ikinci yarısında Çarlık Rusyası’nda yaşanan gelişmelerin Rus ressamları tarafından anlatıldığı resim sergisi, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi tarafından 4 Kasım 2010 tarihinden itibaren sergilenmeye başladı.

Bünyesinde 360 bin resim bulunan St. Petersburg‘daki Rus Devlet Müzesi’nin koleksiyonundan özel olarak seçilmiş realizmin güçlü öğelerini taşıyan bu 65 resmin, dönemin Rusyasında , işçi, kadın sorunları, çocukların bakış açıları, insanların aralarında nasıl eğlendiği ve Rus tarihinde bir çok edebiyatçıya esin kaynağı olan savaş, barış ve ölümün tema olarak yer aldığı resimlerden oluşuyor.

 İlya Repin - Volga Kıyısında Burlaklar - Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi

Serginin en önemli resimlerinden olan 1844 doğumlu İlya Repin’in “Volga Kıyısında Burlaklar” adlı tablosu, Rus resim sanatının en önemli eserlerinden biri olarak gösteriliyor. İşçi sınıfı içerisinde halkın tokluk adına nasıl bir mücadelenin içine girdiğine dair bir resim yapmaya karar veren Repin, 1868’de Neva Nehri’ne yaptığı yolculukta , paçavralar içinde bir tekneyi çeken burlakları gördüğünde içler acısı durumdan ilham alır. Volga kıyısında mavnayı çeken 11 burlağın yüzleri düşmüş, bitap halde, kayışları sırtına alarak ilerlemeye çalışırlar. Her birinin vücudundaki direnç kimi zaman yenilmiş, kimi zaman dirençli kimi zaman hırs dolu olmasıyla detaylanan resimde tek uzaklara bakan ve aralarında en genç olan burlak, o an için kayışı gevşetmektedir. Sergi notlarına göre Repin’in genç delikanlının açık ve parlak renklerle resmedilip, yırtık gömleğinin kırmızısının odak noktasını oluşturması , yerinden doğrulan Rusya’yı sembolize etmektedir.

İlya Repin kendi resimlerine dair felsefesini şöyle anlatıyor:

Benim işim dolaylı anlatım olamaz. Gözü okşayan halılar boyamak, danteller örmek, modayı izlemek, Yani Tanrı’nın armağanını tersyüz etmek. Zeitgeist’a – zamanın ruhuna- boyun eğmek…bana uymaz. Ben 60’ların insanıyım. Benim için Gogol’ün, Belinski’nin, Turgenyev’in, Tolstoy’un idealleri hala yaşıyor. Mütevazı çabam, vargücümle düşüncelerimi gerçeğe yaklaştırmaktır: Çevremdeki yaşam beni olağanüstü etkiliyor ve huzursuz kılıyor, adeta kendiliğinden tuvale akıyor. Gerçeklik öyle acımasız ki, oturup nakış motifleriyle vakti geçirmeye vicdanım elvermez- en iyisi bu işi iyi yetişmiş soylu hanımefendilere bırakalım.”

İlya Replin - İşte Enginlik - Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi

İlya Repin’in diğer resimlerinden biri piyanist, besteci “Anton Rubistein’in Portesi” iken sergide diğer göze çarpan eseri “İşte Enginlik!”… Liberallerin halktan umudunu kesmelerine içerleyen Repin, Finlandiya vatandaşlığından sonra geldiği Finlandiya Körfezi’ndeki Kuokkala’daki bir anı yorumlamıştı. Bazıları, fırtınaya tutulmuş genç kız ve delikanlının , Rus sanat eleştirmeni Vladimir Stasov tarafından “büyük güçlükler karşısında bile cesur beklentilerini ve mutlu ümitlerini yitirmeyen Rus gençliğini” anlattığı yorumunu getirmiştir ki genç insanların iktidarın eylemlerinden hoşlanmayan ve daha iyi bir geleceğe inanan Rus entellektüellerinin düşüncelerini yansıttığı sergi notlarına düşen ayrıntılardan biriydi.

Serginin beni etkilen resimlerinden bir diğeri, Abram Arkhipov’un 1889’da resmettiği , bir çocuğun Volga’daki hayallerinin sarıyla bütünleştirildiği “Volga Kıyısında” resmi oldu

Abram Arkphipov - Volga Kıyısında - Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi

Bunun dışında “halk eğlenceleri” adlı bölümde, halkın kendi yaşamı içerisinde panayır eğlencelerinin önemi yine Gogol, Turgenyev, Tolstoy ve Gonçarov gibi Rus edebiyatının tasvirlerinden etkilenen ressamların o öykülerdeki devlet memurluğu, köylü yaşamı ve yoksulluk içerisinde , meyhanelerin panayırların ve kalabalık ve devlet baskısının olmadığı alanlara taşan eğlenceler de resimlere yansımıştı. Bunun dışında “Çingene Kadın” adlı resmiyle daha önce dikkatimi çeken, portelerindeki tonlamayı ve vurguyu sevdiğim ressamlardan Nikolai Yaroshenko’nun, “Salıncakta”, “Bilinmeyen bir Kadın’ın Portresi”, “Sıcak Bölgelerde” resimleri sergide var olan resimlerden.

Nikolai Yaroshenko- Salıncakta - Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi

Nikolai Yaroshenko - Sıcak Bölgelerde - Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi

Rusyanın dönem sorunlarından olan genç yaşta kız çocukların görücü usulü olarak evlendirilmesi de gerek düğün sırasında, gerek düğün sonrası durum ve gerekse erkeğin yaşı nedeniyle gelen erken ölümünden sonra kalan dulluk süreci Rus ressamları etkilemiş.Firs Juravlev’in 1874 tarihli “Sunağın Önünde” ve Pavel Fedotov’un 1851 tarihli “Genç Dul “eseri de bu sistem yanlışı gözler önüne seren eleştirel düşünce olarak sergide görebileceğiniz resimler.

Firs Juravlev - Sunağın Önünde - Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi

Serginin önemli temalarından bi diğeri olan “çocukların dünyası” , Batı resminde çocuğun 18. yüzyıla kadar önemsemesinin aksine, Rus edebiyatında ve resminde gerçekçiliğin önemli konularından biri olarak yansıması ressamlar tarafından sergileniyor.Nikolay Bogdanov‘’un ileriyi düşünen Rusya düşüncesini öne çıkarmak adına konu olarak çocukları seçerek, okul eğitimini resimlerine konu ediyor. Diğer yandan Rusların, Türkler ve bazı Avrupa devletleriyle olan savaşlarında çocukların nasıl etkilendiği ve ölümü düşündüğü de bu temaların diğer gündemlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor.

Nikolay Bogdanov - Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi

Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi

Sergide yer alan diğer ressamlardan Grigory Sedov “Sıcak Bir Günde”, Vladimir Makovski “Bankaların İflası”, İvan Pelevin “ Yeni Doğan”, Vassily Maximov “Kör Usta”, Konstantin Makovsky “Orakçı”, Alexander Morozov “Esin Zamanı Dinlenme”, Vasily Perov “Dinlenme Yerinde Avcılar,” Konstantin Savitsky’nin “Karanlık İnsanlar gibi eserler yer alıyor.

Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera MüzesiKarl Lemoh - Yeni Arkadaş - Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi

Serginin önemli bölümlerinden biri de Ivan Shishkin’e ayrılıyor. Doğa üzerine çarpıcı, fotoğraf kareleri kadar gerçekçi resimlere sahip Shishkin’in doğanın detaylarına olan hakimiyeti göze çarpıyor. Ressam arkadaşı Ivan Kramskoi onun hakkında şöyle diyor:

Gözünün önünde doğa olduğunda kendini doğru ortamda hisseder, cüretli ve beceriklidir, uzun boylu düşünmeye ihtiyaç duymaz.” Otlar, beyazların geçişi, ağaçların rengarenk tonlamalarıyla her mevsim doğanın temaşasının varolduğunu anlatan Shishkin’ bu sayede Rus ulusal bilincinin yaratılmasında onun doğasının ne kadar önemli olduğunu kanıtlar niteliktedir.

Ivan Shishkin- Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera MüzesiIvan Shishkin - Güneşli Gün - Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi

Tüm bunların dışında serginin iki önemli resmi beni en çok etkileyenler arasında:

Birincisi Nikolay Dmitriyev’in “Köyde Yaygın” tablosu ki içindeki detaylar itibariyle hayvanların kaçışı, bebeğin durağanlığı, panikten etkilenmeyerek yükleri kaçırmaya çalışan erkeğin sakinliği ve metaneti ve de “ah vah” seslerini duyar gibi olduğumuz kadınların dert yanmasını tek bir resmin içinde vermesiyle gerçekten etkileyici.

Nikolay Dmitriyev - Köyde Yangın -Çarlık Rusyası Resim Sergisi - Pera Müzesi

Diğer resim ise Konstantin Makovsky’nin 1869 tarihli “Maslenitsa Bayramı’nda St. Petersburg’da Admiralteyski Bulvarı” adlı tablosundaki panayır görüntülerindeki insanların farklı ve zengin renklerle cümbüş halinde sunulan ifadelerinin yer aldığı resim.

Konstantin Makovsky -“Maslenitsa Bayramı’nda St. Petersburg’da Admiralteyski Bulvarı”

Çarlık Rusya’sından Sahneler: Rus Devlet Müzesi Koleksiyonu’ndan 19. Yüzyıl Rus Klasikleri sergisi, realizm öğeleriyle resim sanatına damga vurmuş Rus ressamların özel seçkileri 20 Mart 2011 tarihine kadar zihninizi kurcalatmak için sizi Pera Müzesi’nde ağırlıyor olacak.


If you enjoyed this post, please consider leaving a comment or subscribing to the RSS feed to have future articles delivered to your feed reader.

  9 Responses to “19. y.y. Rus realizm sanatından özel tablolar: “Çarlık Rusyası’ndan Sahneler” resim sergisi notları”

  1. Resimlerin faotoğrafları için çok teşekkür ederim. Görmeyi çok istediğim bir sergi. Ama Bursa’dayım ve muhtemelen gidemeyceğim. Başka fotoğraf çektiyseniz paylaşır mısınız?
    Tekrar teşekkürler.

  2. Teşekkürler Figen Hanım, e-postanızı da iletmişsiniz. Yer vermediklerimi ileteceğim.

  3. Dun gece tesadufen buldum blogunuzu ellerinize emeginize saglik:)Bende Figen hanim gibi sizden resimlerin paylasmadiginiz fotograflarini rica etsem Atina da yasiyorum ve maalesef gidemedim bu sergiye:(
    fotograflariniza baktim flickrdan gece gercekten sanirim yetenek dedikleri boyle birsey bende isterdim bu kadar guzel gorebilmeyi ve boyle fotograflar cekebilmeyi:)
    Tekrar yureginize saglik!
    Derya…

  4. Her iki konuda da güzel sözleriniz için teşekkürler Derya Hanım,e-posta adresinize burada yer vermediklerimi ileteceğim.

  5. Bu güzel başarılı detaylı açıklayıcı blog için tebrik ederim.Gidip gördüğüm hayran kaldığım işte sanat dediğim bir sergiydi.

  6. merhaba. geçen sene çarlık rusyasından manzaralar adlı bu güzel sergiyi alel acele gezmek zorunda kalmış, isimleri not bile alamamıştım. sizden bir ricam(bir umudum) olacak. bir resim vardı yaşlı ve fakir görünüşlü bir çiftçi sağ eliyle gözlerini güneşten korur şekilde poz vermiş. beyaz yırtık bir elbisesi var ve beline de kırmızı bir kurdela bağlamış. bu resmin adını sizden rica etsem bana verebilir misiniz? ya da nasıl öğrenebilirim?

  7. Dostoyevsky’nin suç ve cezasını okuyordum, olay 19.yy’da geçiyor ve 19.yy Rusyasının içler acısı halini tasvir eden öyle gerçekçi betimlemeler vardı ki, bir de bunların tablolaşmış hallerini görmek istedim. Google’da görsellere bakarken Nikolay Dimitriyev’in Köyde Yangın tablosu ilgimi çekti bu sayfaya geldim. Bana kalırsa hepsi de pek bir hüzünlü pek bir acımasız resimler. Suç ve Ceza’nın da aynı acımasız ve hüzünlü atmosferine iyi eşlik edecekler:)
    Teşekkür ederim paylaşımınız için.

    • Yorumunuz ve görüşleriniz için teşekkürler Güliz Hanım. Rus edebiyatıyla oldukça ilişkili olduğu için imgelemede yararlı olacaktır.

Leave a Reply to Reha BAŞOĞUL Cancel reply

You may use these HTML tags and attributes: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

(required)

(required)

Kapat